Kış Günlerinin Sıcak Yorganı
Loş odalara çıkan arnavut kaldırımlar. Damaktaki çikolata tadını muhafaza edebilmek için uzandığım suyu açmadan yerine geri koydum. Annemi aramalıyım. Nasıl sorusunun cevabı beni bir an olsun geçmişe götürebilir diye tedirgin olduğumdan mı erteliyorum bu aramayı? Kesin bir kanaatim yok. Zihnimin müzikleri birbirine karışmış. Ayakta durduğum zemin; olaylara, cümlelere verdiğim anlamlar, tanımlar...bir kitaptan ziyade günlük bir gazete sayfası sahiciliğine çalıyor şarkı aralarında. *** İçim; yazdığım zamanlardan daha dolu, anlatacaklarımın sokağında ise trafik noksan. Daha çok farkında iken daha az anlatasım var. Daha az önemsemek mi; daha kayıp olmak mı? Daha çok anlarken, daha çok içindeyken; Marquez romanında göğe yükselirmiş gibi daha sık dışına çıkıyorum tüm sokakların. Çocukluk düşümden kalma fevriliklerim, büyük sözlerim artık yerinde durmuyor. Ben de onları gerekli ya da doğru bulmuyorum. Hayatın kendimden büyük olduğunu evimin kapısına pankart asmamış olsam dahi içten içe du